Başaran E. (Yürütücü)
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2024 - 2025
Aftöz Stomatit, ağrılı, etiyolojisi kesin olarak bilinmeyen ve tekrar eden ağız içi ülserler olarak tanımlanmaktadır. Klinik olarak; minör, majör ve herpetiform olmak üzere üç alt grup altına almak mümkündür. Ağız içi ülserler, tek başlarına ortaya çıkabildikleri gibi, bazı sistemik hastalıklar eşliğinde de görülebilmektedir. Tedaviler lokal ve sistemik olacak şekilde genellikle semptomatik tedaviler şeklinde gerçekleştirilmektedir. Lokal tedavide, antiseptikler, antienflamatuvarlar, analjezikler, antibiyotikler, topikal kortikosteroidler, hyaluronik asit, topikal anestezikler ve lazer; sistemik tedavide ise çoğunlukla kortikosteroidler, antibiyotikler, kolşisin, çinko sülfat, immunoterapi ve homeopatik maddeler kullanılmaktadır. Tedavilerde kullanılan etkin maddeler arasında sefalosporin grubu antibiyotiklerden olan sefaklor monohidrat öne çıkmaktadır. Çoğunlukla hyalüronik asit ile kombine halde kullanılmaktadır. Sefaklor, esas olarak bakterisid etki göstermektedir. Bakteri hücre duvarının iç kısmında bulunan penisilin bağlayıcı proteinlere spesifik olarak bağlanarak, bakteri hücre duvarı sentezinin üçüncü ve son basamaklarını inhibe ederek etki göstermektedir. Hyalüronik asit ise ülserlerin neden olduğu ağrıyı azaltmakta, iyileşme sürecini hızlandırmakta ve tekrar oluşma riskini önemli ölüde azaltmaktadır. Aynı zamanda enflamasyon sürecini kontrol ederek dokulardaki nem değerlerini etkilemektedir. Güncel araştırmalarda ağız içi ülserlerin yeni tedavi yöntemlerinin etkinlikleri üzerinde çalışmalar sıkça yapılmaktadır. Bu konuda çalışma yapan araştırmacıların ortak görüşleri hastanın medikal hikayesi ve semptomlarına bağlı olarak topikal ajanlarla tedaviyi başlatmak olarak görülmektedir. Topikal uygulamalara cevap vermeyen olgularda ise sistemik yaklaşıma geçilmektedir.
Çalışmamızda yüksek etkin madde taşıma kapasiteleri, ağız içi uygulamalarının kolay olması ve etki bölgesinde uzun süre kalabilmeleri hızlı ve etkin tedavinin sağlanabilmesi nedeniyle jel formülasyonların hazırlanması planlanmıştır. Jel formülasyonları soğuk yöntem ile hazırlanacaktır. Hazırlanan jel formülasyonlarının karakteristik özellikleri yapılacak pH tayini, reolojik analiz, termal analiz, etkin madde miktar tayini, in vitro salım, zeta potansiyel ölçümü ile belirlenecektir. Elde edilecek analiz sonuçları doğrultusunda ağız içi ülserlerinin tedavsine yönelik etkin ve güvenilir bir formülasyonun belirlenmesi amaçlanmaktadır.