Türkiye Barolar Birliği Dergisi, cilt.35, sa.165, ss.1-24, 2023 (Hakemli Dergi)
Kız çocuklarına yönelik kesişimsel ayrımcılık, yaş ve cinsiyet unsurlarının birleştirilmesi suretiyle kız çocuklarına yönelik gerçekleştirilen ayrımcı muamelelerdir. Bu ayrımcılık türüne gerek tarihsel gerekse güncel pek çok örnek verilmesi mümkündür. Bu örnekler, kız çocuklarının birçok insan hakkını ihlal eden, insan onuruna ve
insan hakları anlayışına aykırı uygulamalardır. Uygulamaların altında
yatan en temel sebep ise toplumsal cinsiyet kalıplarıdır. Toplumsal
cinsiyet eşitsizliği ortadan kaldırılmadıkça, kız çocuklarına yönelik
kesişimsel ayrımcılığın da son bulması olası görünmemektedir. Söz
konusu kalıplar sebebiyle kız çocukları hem çocuk olmanın hem de
ileride kadın olacak olmanın getirdiği yükün altında ezilmektedirler.
Sorunun çözülmesi açısından atılması gereken en önemli adım, insan
hakları eğitiminin yaygınlaştırılarak daha etkin bir hale getirilmesidir.
Bu noktada hem devletlere ve hem de uluslararası örgütlere önemli
bir görev düşmektedir.
Intersectional discrimination against girls is discriminatory treatment against girls by combining age and gender
elements. It is possible to give many historical and contemporary
examples of this type of discrimination. These examples are practices that violate many human rights of girls, contrary to human
dignity and understanding of human rights. The main reason underlying the practices is gender stereotypes. Unless gender inequality is
eliminated, intersectional discrimination against girls does not seem
likely to end. Because of these stereotypes, girls are crushed under
the burden of both being a child and being a woman in the future.
The most important step to be taken in terms of solving the problem is to expand human rights education and make it more effective. At this point, both states and international organizations have
an important role to play.