KADIN / WOMAN 2000:KADIN ARASTIRMALARI DERGISI - JOURNAL FOR WOMEN STUDIES, cilt.22, sa.2, ss.47-71, 2021 (TRDizin)
Bu çalışmada bir sivil toplum aktörü olarak İslâmcı kadın
örgütlerini irdelemekteyiz. Araştırma, Eskişehir’deki tüm kadın örgütlerini
kapsayan geniş kapsamlı bir saha çalışmasına yaslanmaktadır ancak bu makalede
sadece İslâmcı kadın örgütlerindeki görüşmelerin verileri analiz edilmiştir.
Çalışmada İslâmcı kadın örgütlerinin kadın hakları savunusu ve beden
kavrayışları dolayısıyla kadın bedeni üzerindeki patriarkal tahakküme yönelik
duruşlarıyla kadın hareketi içerisindeki konumları irdelenmştir. İslâmcı kadın
örgütlerinde savunulan kadın hakları söylemi, İslâm dini referansıyla
kurulmakta ve evrensel değer olarak toplumsal cinsiyet eşitliği eleştirilerek
yerine toplumsal cinsiyet adaleti yerleştirilmeye çalışılmaktadır. Batı
Feminizminin Müslüman kadın gerçekliğini kapsamadığı ve İslâm’ın yaradılış
öğretisi gereği, cinslerin fıtrî özelliklerine göre adalet dağıtımı savunulnmaktadır.
İlaveten, kadınlar bedenlerine kendilerine ait olarak görmemekte ve İslâmî
bakışla ‘emanet’ beden algısı nedeniyle kürtaj karşıtı oldukları görülmektedir.
Böylelikle, Türkiye’deki kadın hareketi içerisinde seküler kadınlar ile İslâmcı
kadınlar arasında toplumsal cinsiyet eşitliği ile toplumsal cinsiyet adaleti
arasında önemli bir gerilim üretilmekte; kadınlar arasında dayanışmadan ziyade
bölünmelere ve ayrışmalara yol açtığı görülmektedir.
This study focuses on Islamist women's organizations as
civil society actors. Although this research is based on a comprehensive field
study covering all women's organizations and activists in Eskişehir, only the
data gathered from interviews at Islamist women's organizations were analyzed
for the purposes of this study. The study, investigates the position of Islamic
women's organizations in women’s movements in terms of their defense of women's
rights and their stance against patriarchal domination in line with their
understanding of the female body. The discourse of women's rights defended in
Islamist women's organizations is established with reference to Islam. The
discourse criticizes gender equality as a universal value and replaces it with
gender justice because Islamist women believe that Western Feminism does not
cover the reality of Muslim women. In line with the Islamic narration of
creation, Islamist women advocate the distribution of justice according to the
vital religious notion of created/given natural characteristics (fîtra) of the
sexes. In addition, they do not see their bodies as their own but as God’s
trust and are thus against abortion. Therefore, within the women's movement in
Turkey, tension is growing between secular women and Islamist women, between
gender equality and gender justice, causing division rather than solidarity
among women.