ANADOLU STRATEJİ DERGİSİ, cilt.2, sa.2, ss.15-28, 2020 (Hakemli Dergi)
Doğu Akdeniz, zengin enerji kaynaklarının tespit edilmesiyle birlikte bölgesel ve küresel güçler açsından önemli bir coğrafya haline dönüşmüştür. Bugün söz konusu coğrafyada küresel ve bölgesel aktörler faaliyetlerini sürdürmektedir. 2000’li yıllardan itibariyle bölgede Kıbrıs Adası önemini ikiye katlayarak küresel ve bölgesel güçlerin Ortadoğu’dan Doğu Akdeniz’e açılan kapısı konumuna gelmiştir. Özellikle Kıbrıs Rum Yönetimi, adadaki Türkleri yok sayarak kendini adanın tek temsilcisi ilan etmiş ve pek çok devlet ve uluslararası şirketlerle bölgede arama ve sondaj çalışmaları yapılabilmesi için ikili anlaşmalar yapmıştır. Uluslararası hukuka aykırı akdedilen bu anlaşmalar ile KRY, adanın etrafını parselleştirmiş ve uluslararası küresel enerji şirketlerini bölgeye davet ederek parsellere ayrılan bölgelerde faaliyet yapmaları adına bu şirketlere ruhsatlar vermiştir. KRY’nin bu girişimleri karşısında Türkiye ve KKTC uzun bir süre uluslararası hukuku dile getirerek itirazda bulunmuşlardır. İtirazlarla bir sonuç alamayan Türkiye ve KKTC, bölgedeki oyunları bozma adına önemli politik hamlelerde bulunmuşlardır. Bu doğrultuda Türkiye, Doğu Akdeniz bölgesinde ABD ve AB tarafından uygulanan yalnızlaştırma politikasını sekteye uğratmak için “Mavi Vatan “ anlayışını düstur edinerek Moskova, Tahran ve Pekin yönetiminin desteğini almak için ittifak oluşturmaya çalışmaktadır. Mamafih Doğu Akdeniz bölgesinde tespit edilen enerji kaynakları ve Ortadoğu coğrafyasında yaşanılan çatışmalar “düşmanımın düşmanı dostumdur” ittifaklarının doğmasına yol açmıştır. Fakat oluşturulan bu ittifaklar hem Ortadoğu hem de Doğu Akdeniz’de çatışmaları şiddetlendirmektedir. Bilhassa Ortadoğu’dan Doğu Akdeniz bölgesine tevarüs eden enerji, egemenlik ve hukuk oyunları ile senaryoları yeniden şekillenen dünya düzenindeki açmazları ortaya çıkarmaktadır. “Bölgesel ve Küresel Aktörlerin Ortadoğu Merkezli Doğu Akdeniz Politikaları Kıbrıs Çatışması ve Libya Mutabakatı” başlıklı bu çalışmada, bölgesel ve küresel güçlerin Ortadoğu’dan başlayan ve Doğu Akdeniz’e uzanan enerji, egemenlik ve hukuk mücadelesi analiz edilmektedir. Akabinde de küresel ve bölgesel güçlerin Doğu Akdeniz’deki rekabet sahası Kıbrıs politikaları ortaya konmaktadır. Ayrıca çalışmada Türkiye’nin bölgedeki dengeleri değiştiren ve bölgedeki siyasete yön veren Kıbrıs politikası ve hamleleri ele alınmaktadır.