Vatandaş veya İmtiyazlı Yabancı Olma Yönünde Kabul Edilen Düzenlemelere Sığınmacılar Açısından Eleştirel Bir Bakış: Uzun Dönem İkamet İzni, Turkuaz Kart Sahipliği ve Vatandaşlık Hakkı Çerçevesinde


Creative Commons License

Aygün M.

Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, cilt.37, sa.2, ss.167-194, 2018 (Hakemli Dergi)

Özet

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun (YUKK) yürürlüğe girmesi ile birlikte, YUKK ve Türk Vatandaşlık Kanunu (TVK) birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye’de yaşayan gerçek kişileri vatandaş ve yabancı (vatansızları da kapsayacak şekilde) olarak nitelendirmek yanlış olmayacaktır. Hemen her devlette olduğu gibi, Türkiye’de de haklardan yararlanmak konusunda vatandaşların en imtiyazlı statüye sahip oldukları söylenebilir. Yine de gerek tebaayı temsil ilkesi, gerekse asgari had ilkesi gereğince yabancıların hakları da Anayasa ve taraf olunan milletlerarası sözleşmelerle garanti altına alınmıştır. Ancak söz konusu haklar da devletin egemenlik yetkisi gereği, belli şartlarda sınırlamalara tabi olabilecektir.

Türk hukukunda bazı yabancılar iç hukuk kuralları gereğince diğer yabancılara nazaran özel statülü kabul edilmişlerdir. İç hukuk kurallarınca özel statü verilen yabancılar, doğumla Türk vatandaşlığına sahip olup yetkili makamlardan izin alarak Türk vatandaşlığından çıkmış kişiler, uzun dönem ikamet izni sahipleri, Turkuaz Kart sahipleri, süresiz çalışma izni sahipleridir. Kanunda aksi düzenlenmediği müddetçe, ilgili kişiler belli bazı haklar ve yükümlülükler dışında Türk vatandaşlarının sahip olduğu haklara sahiptirler.

Bu çalışmanın konusunu da, 2014 yılında yürürlüğe giren YUKK’da düzenlenmiş uluslararası koruma ve geçici koruma kapsamında yer alan kişilerin özel statülü yabancı olup olamayacakları oluşturmaktadır. Özellikle 2011 yılından bu yana, Suriye’den gerek kitlesel gerekse bireysel olarak çok sayıda insan Türkiye’ye gelmektedir. Yalnız Suriye’den değil, İran, Irak, Afganistan ve daha birçok devletten de insanlar sığınma amacıyla ülkemize gelmektedirler. Bu insanların bir kısmı Avrupa ülkelerine ulaşmak için Türkiye’yi transit ülke olarak görürken, önemli bir kısmı ise hedef ülke olarak görüp Türkiye’de kalmaktadır.

Belirlenen amaçlar doğrultusunda çalışmada öncelikle Türk vatandaşlığının sonradan kazanılma halleri ile özel statülü yabancılar ve bu özel statülere sahip olabilme şartları anlatılacaktır. Özel statülü yabancılar anlatılırken, Türk vatandaşlığından izin alarak çıkan kişiler kapsam dışında bırakılacaktır. Daha sonra sığınmacıların Türk vatandaşlığını veya özel statüleri kazanıp kazanamayacakları tartışılacaktır. Çalışmanın sonunda ise, mevzuatta yer alan düzenlemelere ilişkin değerlendirmelerimiz yer alacaktır.