Kierkegaard’da Varoluşçu Mantık Olarak “Ya/Ya Da”—Hegel’in Mantığı ile Benzerlikler ve Farklılıklar


Taşdelen D.

FELSEFE DÜNYASI, no.37, pp.33-49, 2003 (Peer-Reviewed Journal)

  • Publication Type: Article / Article
  • Publication Date: 2003
  • Journal Name: FELSEFE DÜNYASI
  • Journal Indexes: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Page Numbers: pp.33-49
  • Anadolu University Affiliated: No

Abstract

Bu makalede, Kierkegaardın Ya/Ya da üzerinde temellenen pratik bilgeliğini tartışacağım. Bu tartışma için, Kierkegaardın Hegel’e, özellikle mantık dizgesine karşı, getirdiği temel eleştirilerini kullanacağım. Hegel'in tam tersine Kierkegaard, dizge düşüncesini eleştiren dizge karşıtı varoluşçu bir filozoftur. Bu sebepten ötürü saldırdığı yalnızca Hegel'in dizgesi değil, dizgesi olan tüm filozoflardır. Ancak şunu belirtmek gerekir ki Kierkegaard, dizgeyle ilgili düşüncelerini anlatırken daha çok Hegel'in ismini kullanmıştır. Bunun sebebi kuşkusuz Hegel'in felsefesinin tümüyle dizgesel olarak kabul edilmesidir. Dolayısıyla, Kierkegaardın dizge eleştirisinin genel olarak Hegel'in dizgesinin bir eleştirisi olduğunu söylemek yanlış olmaz. Neden bir filozof felsefe için bir dizgeye karşı gelir? Bunun için birçok neden olabilir ancak Kierkegaard için bu neden çok açıktır: bir "varoluş dizgesi" varolamaz ; bir başka deyişle "varoluşçu bir dizge" olanaksızdır. Bu sebeple denebilir ki, Hegel'in mantıksal dizgesi gibi bir dizge dolaysız varoluşçu deneyimi açıklayamaz. Dizge buna izin vermez çünkü bilim (felsefe) yapma uğruna benim bu dünyadaki varoluşçu varlığımı görmezden gelir. Kierkegaard ile Hegel'i karşılaştıran Westphal, Hegel'in felsefesinde, nesnellik uğruna, bilenin birinci şahıs söylemini terk ettiğini ve dizgesel bir şekilde ve kasten tüm varoluşçu sorulardan koparak, kişisellikten uzak, tutkusuz ve ilintisiz (disinterested) olmaya çalıştığını söyler. Kierkegaard'a göre dizgenin gözardı ettiği en önemli şey, benim seçim yapma ihtiyacımdır. Hegel'in dizgesinde seçime yer yoktur çünkü herşey diyalektik-kurgusal olarak belirlenir. Tanrı bunun dışında tutulur. Varoluş yalnızca Tanrı için bir dizgedir, çünkü "o'dur ki kendisi varoluşun dışında ve ancak varoluşun içindedir.